Kitap Tanıtımı |
Kâinâtın zâhiren açık göründüğü halde hakîkaten kapalı olan kapıları, ancak Kur´ân-ı Hakîm´in irşâdına kulak verildiği takdirde açılabilir; lâkin o Kitâb-ı Mu´ciznümâ dahi tılsımlıdır. O Kelâm-ı İlâhî´nin mühim tılsımlarını Risâle-i Nûr halletmiştir. Bilhassa 30. Söz olan "Ene ve Zerre Risâlesi", 23. Lem´a olan "Tabiat Risâlesi", 10. Söz olan "Haşir Risâlesi" gibi mühim eserlerde bu müşkillerin halledildiğini görmek mümkündür.
İşte o anahtar eserlerden birisi de, 30. Söz´ün İkinci Maksad´ı olan "Zerre Risâlesi"dir. Fakat, bu eserlerin iyice anlaşılabilmesi için, Müellifin (ra) kullandığı bâzı ta´bîrlerin ıstılah ma´nâlarının bilinmesi elzemdir. Âlemin tılsımını çözmek maksadıyla bu Nûr Külliyâtı´nı okuyanlarda, "Anlayamıyoruz" şikâyetinin olduğu da bir vâkıadır. Bu şikâyetlere son verebilmek üzere Müellif (ra), eserlerinin "şerh, îzâh, tekmil, tahşiye, neşr, ta´lîm, tanzîm, tertîb, tefsîr ve tashih" iznini arkadan geleceklere zâten vermiştir.
Müellifin (ra) verdiği bu izin muvâcehesinde okuyucuların zihnine bir ufuk açmak üzere kaleme alınan bu şerhlerin, ümid edilen "eseri anlama" kolaylığını kazandırabilmesi için, bu anahtar eserlerde Üstâd´ın (ra) sıkça kullandığı "İmâm-ı Mübîn, Kitâb-ı Mübîn, Levh-i Mahfûz, Levh-i Mahv ve İsbât, kànûnlar ve kuvveler, hakîkat-i zaman, zâhir-i zaman, tahavvülât-ı zerrât, tabiat" gibi ta´bîrler hakkında biraz açıklayıcı ön bilgi vermenin faydalı olacağına inanıyoruz. Bu ön bilginin dikkatle mütâlea edilmesi hâlinde şerhi, şerhin dikkatle mütâlea edilmesi hâlinde de eseri anlamanın biraz daha kolaylaşacağı kanaatindeyiz.
Te´sîr-i hakîkîyi Cenâb-ı Hakk´ın rahmet ve kudretinden bekliyoruz. |