Kitap Tanıtımı |
"Böyle bir akşamüstü; Serra'nın ismini unuttuğum arkadaşını hatırladığımda, bir tahta parçasının üstünde iki dakikadır oturuyordum ve tatlı bir gece istirahatinin yaklaştığından emindim... Aniden, son nefesimi -derhal- onun ellerinde veresim geldi; anlamım buydu! -Her nedense- sırt üstü yere uzanmış halde; o ise dizlerinin üstünde, başıma dönük oturmuş halde... Dünya hayatımda tadabileceğim en büyük ve tek şımarıklık vesilesi olarak... Asla konuşmadığım ve konuşmayacağım halde bana en yakın kişi, şüphesiz oydu! Onun teklifsiz yakınlığını hak etmek için güç yettirmem gereken bir amaç da yoktu!...
Başımın ellerinin arasında olması, benliğimi en fazla kucaklayabilecek kişi olduğunu zaten gösterecekti tüm dünyaya ve o ana kadar ömrünü nerelerde tükettiği umurumda değildi!..." |