Kitap Tanıtımı |
SİYER (AKTÜEL) DERGİSİ'NİN 4. SAYISI ÇIKTI
3 AYLIK İLİM, TARİH ve KÜLTÜR DERGİSİ
Muallimi Kur'an ve Peygamber Olan Bir Nesil...
Dergimizin bu dördüncü ve 2017 yılının son sayısı ile kar¬şınızdayız. Hatırlayacağınız gibi ilk üç sayımızda siyerin çeşitli temel kavramlar ile olan ilişkilerini ve etkileşimlerini anlama çabası içe¬risinde "Kur'ân, Sünnet, İslâm" kav¬ramları üzerinden kapak konularımı¬zı işlemeye çalışmıştık. Bu sayımızda ise bu üç kavramın/değerin zihin dünyasına, kitapların içindeki kelime ve cümlelerin arasına sıkışıp kalan söylemler olmadığı; sözde değil özde bir gerçeklilik olduğunu tüm insan¬lığa örnek yaşamlarıyla ispat etmiş olan bir kuşağı, ashâb-ı kirâmı ele al¬maya çalışacağız.
Nübüvvet medresesinin talebeleri...
Gerek ülkemizde gerekse İslâm ale¬minde sahâbe üzerinden pek çok tar¬tışmaların yaşandığına şahit olmakta¬yız. Bu tartışmaların genel manzarası her zaman karşılaştığımız temel bir usûl yanlışlığı üzerinde yürüdüğünü görmekteyiz. Ya savunmacı bir yak¬laşım ile ifrat bir söylem geliştirilme¬ye çalışılmakta ya da indirgemeci bir yaklaşım ile tefrit bir söylem günde¬me getirmektedir. Halbuki Kur'an, her fırsatta Müslümana mutedil olmayı (duygu-düşünce ve amelde orta yol¬da olmayı), adaletli olmayı (her şeyin hakkını hakkıyla ifa etmeyi) emir bu¬yurmaktadır. Bu itidal çizgisini yaşa¬mımızın her alanında ortaya koymak bizler için bir insiyatif değil, bir emr-i ilahidir. Dolayısıyla sahâbe hakkında yaptığımız yorumlarda da bu itidal üzere adil bir yaklaşım sergilememiz gerekmektedir.
Sahâbe neslinin eğitim gördüğü ku¬rum, nübüvvet medresesidir. Bu ku¬rumun müfredatı Kur'ân, muallimi ise Resûl-u Ekrem'dir. Hal böyle olun¬ca bu medreseden mezun olan öğren¬cilerin, diğerlerinden farklı olacağı aşikadır. Bunun ile birlikte unutulma¬ması gerekir ki sahâbe bir topluluk idi, her topluluk da olduğu gibi onu oluşturan bireylerin kişisel özellik¬leri, karakter farklılıkları ve Allah'ın onlar için kader programında çizdiği sorumluluk ve imtihanlarında da bir çeşitlilik olacağı muhakkaktır.
Sahâbenin siyer anlayışı
Esasen sahâbe nesli, insanlığın kurtu¬luş reçetesi İslâm'ı insanlık ile buluş¬turan bir topluluktur. Kur'an'ın doğru anlaşılması, Resûlullah'ın sünnetinin sıhhati başta olmak üzere pek çok te¬mel İslâmî değerleri ilk kaynağından alarak sonraki nesle aktarılmasında öncü rol oynamış bir nesildir. Ashâb-ı kirâm kendilerine yüklenen bu tarihî sorumluluğun bilincinde olarak, Hz. Peygamber'in hayatının yani siyerin sonraki nesillere sıhhatli bir aktarı¬mı noktasında son derece hassas bir tutum sergilediklerini görmekteyiz. Hz. Peygamber'in (sas) hayatından aktardıkları bir anı yahut bir hadisi rivayet ederken nasıl bir titizlik gös¬terdiklerini hadis ve siyer kaynakları bizlere detaylarıyla aktarmaktadır.
Bu sayımızda kimler var?
"Sahâbe ve Siyer" başlığı altındaki ka¬pak konumuzu İrfan Aycan, Mustafa Ağırman, Muhammed Emin Yıldırım, Mustafa Tekin ve Ayşe Esra Şahyar ho¬calarımızın yazılarıyla değerlendir¬meye çalıştık. Söyleşi bölümümüzün bu sayıdaki konuğu Adnan Demircan hocamız oldu. Oldukça ufuk açıcı bir söyleşi gerçekleştirdik kendisiyle. Ayrıca Tebük yazısı ile Casim Avcı ho¬camız da bu sayımızı zenginleştiren kalemler arasında yer almıştır.
"Hz. Peygamber'in (sas) Eğitim Ala¬nındaki Örnekliği" başlığı altında ele aldığımız dosya bölümünde ise Ke¬rim Buladı, Mehmet Emin Ay, Ahmet Koç, İrfan Aycan, Selçuk Çoşkun ve Mehmet Şevki Aydın hocalarımızın yazılarını bulacaksınız.
1439. hicri yılın tüm insanlığa ve alem-i İslâm'a barış, huzur ve esenlik getirmesi duasıyla,
Vesselam... |