Kitap Tanıtımı |
Dün, gençliğimi Sarı Papatya'nın kıyısına atan kürekli kayığın yardığı yansımalı dönüş yolumu, Sarı Papatya'nın sıcak dalgaları kapatırken; bugün, gişenin önünde bekleyen o saf, temiz, yürekli insanların birer birer uçtuğunu 'gör, duy ve sus.' İzlemekten, dinlemekten, düşünmekten yoruldum… Şimdi mi? Durakta Sarı Papatya servisini beklerken, mağazanın vitrin aynasında, kendime bakıyorum ve susuyorum. Vitrin aynası: 'Koşma, otur; Sarı Papatya'yı yaz!..Artık, servisin gelemeyecek.' (Tanıtım Bülteninden) ) |