Kitap Tanıtımı |
Bilgi ve hız çağındaki insan, geçtiğimiz yıllara oranla çok daha fazla tüketmekte ve bu tüketimini karşılayacak maddiyatı elde edebilmek için de zihinsel, sosyal ve bedensel olarak çok daha fazla çalışmaktadır. Bununla birlikte yine de aradığı o huzuru ve tatmin olmuşluğu bir türlü tam olarak yakalayamamaktadır... Çünkü çağın hızına ve curcunasına kapılan insan, bu süratli yaşayışı içerisinde bedenini belki memnun etse bile ruhunu genellikle ihmal etmektedir. Hâlbuki ruh, aceleyi sevmez, kendisini ihmal etmemizden hoşlanmaz. Günlük koşuşturmalarımızın içerisinde zaman zaman durup, ona vakit ayırıp, onu dinlememizi ister.
Yazar; bu eserinde insanın kendini dinlemesi, kendini bilmesi ve kendi farkındalığına vararak huzura yönelmesine dair bir yol haritası sunuyor okurlara... Bunu yaparken de hem Batı'dan hem de Doğu'dan damıtılmış bilgiyi ve hikmeti yol azığı yapıyor. Huzurun, hazır bir tepside bizlere sunulmadığını; ancak kendi içerisinde yeşertebileceği huzur tohumunun kişiyi sükûna kavuşturabileceğini anlatıyor. |