Kitap Tanıtımı |
Bu kitap geleneksel anlatıları altüst ederek yaklaşık 500-1000 arası döneme tamamen yeni bir yaklaşım geliştiriyor ve Roma-sonrası dünyayı büyük bir deneyim ve algı çeşitliliğinin nitelendirdiğini öne sürüyor. Yazar bu dönemde yaşamış erkeklerin ve kadınların işlerini nasıl düzene soktuklarını açıklamak için kültürel tarihi, bölgesel araştırmaları ve toplumsal cinsiyet tarihini birleştiren yenilikçi bir yöntem kullanıyor. Avrupa'yı İrlanda'dan Macaristan'a, İskoçya'dan İskandinavya, İspanya ve İtalya'ya karşılaştırmalı biçimde ve söz konusu dönemin kültürel gerçeklerinin karmaşıklığı konusunda kuşkuya pek yer bırakmadan yapılan çözümlemenin üç ana teması bölgesel çeşitlilik, iktidarın doğası ve Roma'nın mirasıdır. Bugün 21. yüzyılın başında, "Avrupa"nın toplumsal, dinsel ve kültürel anlamıyla ilgili tartışmalar bağlamında, Avrupa çoğulculuğunun ve çeşitliliğinin kökenlerini arıyorsak erken ortaçağa bakmalıyız.
Roma'dan Sonra Avrupa gündelik yaşam, iş hayatı, toplum, din ve kültür üzerine capcanlı bir tasvir sunuyor. Kadınlarla erkekler, yöneticilerle yönetilenler, rahiplerle halk arasında ilişkiler ve toplum içindeki rolleri Smith'in anlatımıyla can buluyor.
"Bir şaheser. Roma'dan Hebridler'e, tarihin yarım milenyumluk bir döneminde Batı Avrupa'nın yaşayan dokusunu yakalıyor... Bir uygarlığın bütün yönlerini içeren bir çalışma." -Profesör Peter Brown, Princeton Üniversitesi |