Kitap Tanıtımı |
Radyoda oyun havaları başladı. "Şehnaz Longa" çalıyordu. "Kalk oyna!" dedim içimdeki hüzne. Nazlandı. Hüzün oynamazmış güya. "Kalk!" diye ısrar ettim. "Gözyaşı da gelirse olur." dedi. "Kalkın hepiniz!" diye bağırdım duygulara. Hüzün, gönülsüz gönülsüz kalktı, arkasından gözyaşı, sonra iç burukluğum, pişmanlığım, kırılmış gururum, zedelenmiş öz güvenim, karşılıksız sevgim, hepsi... Hepsi kalktılar dansa. Sadece vicdan kalkmadı. O hepsine küsmüştü ve tüm acıların hak edildiğini düşünüyordu. |