Kitap Tanıtımı |
Nevruz, en eski Türk bayramıdır..Tabiatla iç içe yasamayı her zaman tercih eden Türk milleti, her yıl tabiatın yeniden uyanışını, yeşilin kırlara, ağaçlara yürümesini, soğuk ve karanlık ayların geride kalmasını, büyük bir coşkuyla kutlamıştır..
Nevruz, tünelin sonundaki parlaklık, dağların arasındaki geçit, zorluklardan çıkışlarda umut ışığıdır. Kısacası milletimiz için dar günlerdeki Ergenekon çıkışıdır..
Bence ülkemiz ve milletimiz açısından yeni bir Ergenekonun içindeyiz ve çıkış yolu arıyoruz..
Demirdağı bulacağımıza, bir demirci pirin öne geçerek o dağı eriteceğine benim hiç şüphem yok
DÜŞTÜK
Daha dün çıkmıştık, Ergenekondan,
Sasırdık, yeniden, içine düştük.
Yarını kopardık, bugünden, dünden,
Zamanın babasız, piçine düştük.
Kulağı tıkadık, Hakkın sesine,
Kapıldık Batının, bos sevdasına,
Liderlik dururken, Türk dünyasına,
Kuyrukça, Brüksel, kıçına düştük.
En önce istedik, en sona kaldık,
Her şartı minnetle, bir emir bildik,
Mazlum Beye göre, tarihi aldık,
Bu asrın bilmem, kaçına düştük.
Dostu tekmeledik, düşman vururken,
Biz yolu tartıştık, dünya yürürken,
Adam gibi adamlar, seçmek dururken,
Adamın kimliksiz, hiçine düştük. |