Kitap Tanıtımı |
Üvey dayısı tarafından İstanbul´a getirilip esircilere satılan yedi yaşında bir kız çocuğu: Fatma Azize... Hanedandan bir şehzadenin, Abdülgani Efendi´nin harem ağalarından biri tarafından satın alındığında ise adı artık Dilsaz´dır.
Bundan sonra olaylar birbiri ardına gelişir. On dördünde kalfası İşvezan´ın sevgilisi olur. Sonra harem ağası Cevher´in koynuna girer. Nihayet Abdülgani Efendi´den bir evladı olur: Cafer... Sarayın arabacısının tecavüzüne uğrar: bunun meyvesi de Nazende´dir. Oğlu Cafer´le birlikte saraydan kovulur. Yabancısı olduğu bir yerde bir başına ölür.
Cafer Tekirdağ´da bir hapishanede kendini asana kadar bin türlü rezalet, fuhuş, cinayet, sefahat dolu bir yaşam sürer. Kızı Nazende de üvey ağabeyi olduğunu bilmeden -bu yine Cafer´in kumpasıdır-Cafer´le nişanlanır. Bunu öğrenince de kendini boğazın soğuk sularına atar.
Nazende´nin Sergüzeşti bunları anlatan "musavver, büyük ve hakiki hikayedir." |