Kitap Tanıtımı |
Edebiyat dünyasında Madame Bovary ölçüsünde ilgi uyandırmış, tartışmalara konu olmuş bir roman daha göstermek zordur. Bu romanın 1856´da yayımlandığı düşünülecek olursa, demek ki yüzyılı aşkın bir süredir, aralıksız sürüp gelmiştir bu büyük ilgi. Gustave Flaubert´in otuz beş yaşındayken yazdığı bu roman, yazarın ilk romanıdır. Flaubert, biçimsel ve düşünsel arayışlarını Madame Bovary´den sonra da hep sürdürmüş, Salammbo´yu, Duygusal Eğitim´i, Üç Öykü´yü ve Bilirbilmezler (Bouvard et Pecuchet) adlı bitiremediği romanını yazmıştır. Madame Bovary 1856 yılında yayınlandığında büyük bir hayranlıkla karşılandı. Ancak romanın yazarı, o dönemde bile oldukça şaşırtıcı görünen bir gerekçeyle, ahlak ve dine aykırılık nedeniyle yargıç önüne çıkartılıp yargılandı, en sert biçimde cezalandırılması istendi. Bu gülünç dava yüzünden adı bugünlere kadar gelen Savcı Pinard, bu kitabın gerçek amacının, evlilikte eş aldatmayı yüceltmek, cinsel duyuları abartıp kışkırtmak, bu yolda dinsel ögeler de kullanarak inanç konusunda kuşkular yaratmak olduğunu öne sürmüştü. Yargılama sonunda yazar zor da olsa aklandı. Aradan bunca yıl geçtiği halde, bugün bile ´roman´ denilince aklımıza ilk gelen kitaplardan biri Madame Bovary´dir. Tıpkı Flaubert denilince önce Madame Bovary´yi düşündüğümüz gibi. |