Kitap Tanıtımı |
Kerkük ile aynı kaderi paylaşan Nefi Demirci, Türklük dünyasının tamamıyla gönül birliği içerisinde oldu ve onlarla el ele tutuştu. Bu davaya gönül verenler ile aynı safta yer aldı hep. Aklı hür, fikri hür ve vicdanı hür, milliyetçi kesimlerle çalıştı, onların güçlerine güç kattı. Yeri geldiğinde kalemini kavi tutarak Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanlarına, Başbakanlarına, Dışişleri Bakanlarına, Kerkükün içinde bulunduğu durumu ve burada oynanmak istenen oyunları ve Kerküklülerin içine atıldığı açmazları ve bu açmazlardan kurtuluşun yollarını gücü yettiğince anlatmaya çalıştı. Tabiri yerindeyse Allahın ona bahşettiği ömrü, Kerkük Sevdası yoluna vakfetti. Kerkük sevinince sevindi, üzülünce üzüldü, ağlayınca da ağladı. Bıkmadan, usanmadan, gece gündüz demeden, kar-kış demeden gün oldu Anadolunun en ücra köşelerine kadar gitti, gün oldu Misak-ı Milli sınırlarının ötesinde Kerkükün sesi olmaya çalıştı. Bunlara karşılık 1967 - 2003 yılları arasında Irakta yönetimi elinde tutan Baas Rejimi tarafından, Nefi Demircinin Kerküke girmesi yasaklandı.
Bu kitapta Nefi Demircinin özel hayatından ziyade Türkmeneli Bölgesine yönelik sesine, ses olunmaya çalışılacaktır. |