Kitap Tanıtımı |
Mü'min, vücudunun bütün azaları ile Allah'tan korkan kimsedir. Allah korkusunun yedi alameti vardır:
Birincisi, dilde meyana gelir, Allah'tan korkan kimse dilini yalandan gıybetten, insan arasında laf taşımaktan, iftiradan ve boş konuşmaktan alıkoyar ve dilini Allah'ın zikri ile Kur'an okumakla ve ilim mütala etmekle meşgul eder.
İkincisi, kalbte vücud bulur: Mü'min bir kul, kalbinden düşmanlık iftira ve kardeşlerine karşı hasedi çıkartıp atar.
Üçüncüsü; gözde ortaya çıkar: Allah korkusu taşıyan kul haram yiyeceğe ve içeceğe ve diğer haram olan şeylere bakmaz. Onun gözleri haramlara karşı kapalıdır. O dünyaya ihtiras ve istekle değil de ibret ve ders almak için bakar ve kendisine helal olmayan şeye bakmaz.
Dördüncüsü; karında ortaya çıkar: Allah'tan korkan kul karnına haram lokma sokmaz. Çünkü haram lokma yemek büyük günahlardandır.
Beşincisi; elde ortaya çıkar: Allah korkusu ile dolu olan bir mü'min elini haram değil Allah'ın rızasına uygun olan şeylere uzatır.
Altıncısı; ayaklarda ortaya çıkar: Allah'tan korkan mü'min bir kul, ayakları ile günah işlemeye doğru değil, bilakis Allah'ın rızasına uygun ve onun sevgisini kazandıracak işlere doğru yürür, salih ve ilim sahibi kimselere doğru adım atar.
Yedincisi; yaptığı işlerde ortaya çıkar: Allah korkusu taşıyan bir kul ibadetini sırf Allah rızası için yapar, riyadan ve nifaktan kaçınır.
Hikaye: Rivayet edildiğine göre Abdullah B. Münzir, ağladığı zaman gözyaşları ile sakalını ve yüzünü sıvazlar ve şöyle derdi: "İşittiğime göre gözyaşının değdiği yeri cehennem ateşi yakmayacaktır." Mü'minlerin Allah'ın azabından korkması ve nefsinin arzularına uymaması icab eder. Nitekim Allah (c.c.) Kur'an-ı kerim'de şöyle buyurmuştur: "Nefsin azgın arzularına uyan ve dünya hayatını (ahirete) tercih edenlerin varacağı yer cehennemdir. |