Kitap Tanıtımı |
Ayetullah Humeyni´nin sert imajı, başta Amerikan kamuoyu olmak üzere Batı bilincinde ucuz korku filmlerine benzer bir etki yaratmıştı; sert ve soğuk bakışlarıyla insanda korku, büyülenme, hayret ve şaşkınlık uyandırıyordu. Hem kendisi hem de İran İslam devrimi, fanatizmle, radikalizmle ve daha önemlisi bir dinsel fundamentalizm ile birlikte hatırlanır, algılanır oldu. Bu algılama Batı´da imal edilmişti, ama muhtemelen Humeyni´nin de çok işine yaradı.
İşte kitabın temel iddiası bu imajın Humeynizmle ilgili gerçeğin üstünü örttüğüdür. Humeyni´yi, fikirlerini ve hareketini tanımlamak için "halkçılık" terimini uygun bulur Abrahamian: Çünkü halkçılık, halka inmeyi, yerleşik düzene karşı siyasi protestoyu ve halkın statükoya karşı çıkışını ateşleyen sosyo-ekonomik konulara ideolojik ve entelektüel uyumu da içerir. Aksine "fundamentalizm" etiketi, dinsel uyumsuzluğu, entelektüel saflığı, siyasi gelenekçiliği, hatta sosyal muhafazakârlığı ve kutsal kitaba ait doktrinel ilkelerin merkeziliğini temsil eder. Kısacası, "fundamentalizm" modern dünyanın reddedilmesini, "halkçılık" ise tam tersine, bu dünyaya girmek için ulus-devletlerce verilen mücadeleyi ifade eder.
İslam Cumhuriyeti´ni üçüncü dünyanın diğer milliyetçi hareketleriyle ilişkilendiren Abrahamian, gündelik popüler malzemeden, 1 Mayıs kutlamalarından, siyasi demeçlerden çok güzel bir inceleme çıkarmayı başarmış. Bugün klasikleşmiş bir inceleme... |