Kitap Tanıtımı |
Bu çok eski bir hikâyeydi, dünü anlamak için dünden önceki günlere gitmek, her gidilen yerden bir kayıp parça getirmek gerekiyordu. Gizli örgütlerin en eski biçimlerinden, Haşhaşilerden, Jön Masonlara, Nizârîlerden İhvân-ı Sâfaya, Fütüvvet teşkilâtından, tarîkatlere, oradan gizli cemiyetlere uzanırken adım başı misyoner faaliyetlerine rastlamak mümkündü. Sözde açık kapıların arkasında, kapalı ve karanlık işler çeviren misyonu gizli cemiyetlerin hesapları ise çok daha karmaşıktı. Yargılama değil, yüzleşmeydi; muhasebe değil musâhabeydi arzu ettiğim... Tarihin karanlık dehlizlerine hapsedilmiş yol hikâyelerinin anlatılması gerekiyordu.
Düne kadar orada olduklarından bile emin olmadığımız gizli kapıları bugün yeni bilgiler ışığında sonuna kadar aralamanın ve arkalarına bakmanın zamanı geldi. Hadi, şu yasak odaları açalım artık. Kapı arkalarında saklanan sahte dervişleri rahatsız etmenin tam sırası |