Kitap Tanıtımı |
İnsan hayatında güzel olan her şey duygularla başlar. Bu sadece aşk için değil; acı, öfke, pişmanlık, kırgınlık gibi duygular için de geçerlidir. Bu duygulardan birini bile içinde barındıran herkes gerçek bir insan olma yolunda emin adımlarla ilerler. Güzel olan da budur işte… Hissetmek…Duyguların önemini yitirdiği, insanların makineleştiği ve iyi ya da kötü herhangi bir şey hissetmediği dünyada; kalem ve kâğıtla, yani eski usullerle duyguların tercümanı olmak istedim. Sevgi başta olmak üzere, onun verdiği heyecanla yaşanan nefret ve acıya da temas ettim. Öyle ya, insan tek bir duygudan ibaret değil sonuçta. İnsan; acıyı, kederi, hüznü, melankoliyi, nefreti, kıskançlığı yaşamadan bilemez sevmeyi. Bazen sevgi seli tüm diğer duyguları bastırıp insanın ruhunu da önüne katar; onu denizle buluşturup dinginleştirir ve sonunda o ruhu huzursuz gönüllerin sığındığı bir limana eriştirir. İşte bu kitapta huzursuz gönüllerin teskin olduğu limanda esen meltemlerin uğultusunu işiteceksiniz. 'Aslında insan iyi olmayı, hatta iyi kalmayı becerebildikten sonra gayet de güzel oluyor her şey. Acıma duygusu her canlıda var olan bir histir. Ama bu his en çok insanlara yakışıyor.' (Tanıtım Bülteninden) ) |