Kitap Tanıtımı |
"... Bilirsiniz Demir Özlü´nün öykücülüğünü; daha ilk satırı ile alır okuru, yarattığı ruhsal duruma kolayca çekiverir. Daha "Alp Oteli" adlı ilk öyküde bunu yeniden anladım. Önemli olaylar mı geçiyor otelde?... Yooo... Yapının yeri, biçimi, girişi, merdivenleri, odadaki eşya, yandaki İngiliz Sarayının pencereden görünen bahçesi, armağan edilmiş bir şişe erik rakısı, gelip giden arkadaşlar, kadının ördüğü sarı yün takke, sonra dar sokaklı bir mahalleye taşınma. İşte bu. Gerçekte çok bir şey anlatmaya da gönüllü değil Demir Özlü, istediği, yazma, yazarak yaşama, var olma ve var kılma... Yazarlık, yazma bilimini bilen kişinin işidir, o kadar. Yaşamı o korkunç olağanlığı içinde, ancak "yazma"yı bilen duyurabilir bize..."
-Melih Cevdet Anday-
(Arka Kapak) |