Kitap Tanıtımı |
Muhasebe, eski bin yıllarda kullanılmaya başlanan ve günümüzde de temelde aynı amaç için kullanılmaya devam edilen bir kayıt tutma sürecidir. Geçmişi çok eskilere dayanan muhasebe, günümüzde de devletler tarafından vergi toplama amaçlı kullanılmaktadır. Muhasebe, eski bin yıllarda ve antik çağda kralların ve firavunların kendi ülke toprakları içerisinde yapılan tarımsal ve ticari faaliyetlerden vergi alabilmek amacını taşımaktaydı. Günümüzde de devletler, işletmelerin muhasebe tutmalarını zorunlu kılacak kanuni düzenlemelerle, vergi toplama işlevini muhasebe sayesinde yerine getirmektedirler. Ancak 10. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar işletmeler muhasebeyi kendi faaliyetlerinin sonuçlarını görmek, işletmelerini ve ticari işlerini doğru yürütebilmek amacıyla kullanmışlardı. Bu çerçevede muhasebe, işletmenin borçlarını, alacaklarını, alış ve satışlarını, stoklarını, kâr veya zararlarını ve benzeri bilgileri kayıt altına almak amacıyla kullanılmıştır. Bu nedenle bu yüzyıllar, muhasebenin, sadece işletmenin kendi çıkarları ve ihtiyaçları doğrultusunda kullanılan bir sistem olduğunu göstermektedir. Yirminci yüzyıldan itibaren ise, değişen devlet ve vergi toplama yapısı çerçevesinde muhasebe yeni duruma uyum sağlayacak şekilde yasalarla zorunlu hale getirilmiştir. Yukarıda ifade edilen türden işletmeler, yasalar nedeniyle muhasebe tutmak zorundadır. Ancak muhasebe sadece yasal zorunluluktan değil, 10. ve 19. yüzyıllar arasında da olduğu gibi, işletmelerin kendi ihtiyaçlarını sağlamak için de kullanılmaktadır. Bu açıdan bakıldığında, muhasebe sistemini oluşturarak bunu işletmesi için doğru ve dürüst bir şekilde uygulayan işletmeler;hem kendi bilgi ve kayıt ihtiyaçlarını en iyi şekilde gerçekleştirmiş hem de yasal yükümlülüklerini yerine getirmiş olacaklarından 'bir taşla iki kuş vurmuş' olurlar denilebilir. Bu nedenle işletmelerin gerek kendi ihtiyaçları, gerekse yasal zorunluluklar nedeniyle kullandıkları muhasebenin tanımı şu şekilde yapılabilir. (Tanıtım Bülteninden) ) |