Kitap Tanıtımı |
"Gecenin yarısında, cepte beş para yokken, buz gibi bir havada yabancı bir kentte yatacak yer bulmak hiç de kolay bir iş değildi. İsveçli meteliksizdi. Benim bütün varım yoğum iki adet on sentlik ve bir adet beş sentlikten ibaretti. Kentteki bazı delikanlılardan biranın beş sente satıldığını, meyhanelerin sabaha kadar açık olduğunu öğrendik. Bu durum arayıp da bulamadığımız şeydi. İki bardak bira on sent eder, sıcak bir soba, sandalye de olunca gel keyfim gel! Sabaha kadar birer bira parasına uyuyabilirdik. Omuzlarımız dik, gördüğümüz bir meyhanenin ışığına doğru yöneldik; kar ayaklarimızın altında gıcırdıyor, buz gibi bir rüzgar inceden inceye içimize işliyordu."
Jack London adıyla bilinen John Griffith Chaney (1876-1916), San Francisco'da doğdu. Düzgün bir eğitim alamadı, kendi kendisini yetiştirdi. Yollarda serserilik etti, hapse girdi. Alaska'ya altın aramaya gitti, planlarını kendi çizdiği teknesiyle okyanuslan dolaştı. Binbir serüven peşinde sürdürdüğü yaşamını çok genç yaşta yitirdi.
Derlemeye adını veren Gece Geçen Serseriler London'un yaşamının gezgin serseri olarak geçirdiği dönemini gözler önüne sererken Dok İşçisi Dan Cullen ve Bir Kalem Pirzola hikayelerinde London'un keskin, eleştirel bakışına tanık oluruz. Beyaz Sessizlik altın arayıcısı olarak Alaska yıllarının, Güneşin Oğllu ise gemicilik yıllarının birikimini yansıtmaktadır. |