Kitap Tanıtımı |
Kalabalık bir topluluk karşısındaki yorucu bir gösteriden sonra arkadaşlarıyla New York sokaklarında hava almaya çıkmıştı. Semaya uzanan dev binaların arasında hedefsiz bir şekilde yürürken kaderin hoş bir cilvesiyle kendisini bu şehirde tek-tük bulunan mescitlerden birinin önünde buldu. İçeriye girenlerin ayakkabılarını çıkartarak bir edep içerisinde girdiğini fark edince bu mekân ilgisini çekti. Hayatında daha önce hiç duymadığı sözleri ilk kez bu mescitte duyacak ve insan-ı kâmil olma istikametindeki seyahatine ilk adımını buradan atacaktı.
Modern dansın öncülerinden olan İsviçre asıllı Rabia Christine Brodbeck Londra, Basel ve New York gibi sanat dünyasının önde gelen şehirlerinde yıllarca sergilediği performanslarıyla sanat çevrelerinde meşhur olmuş bir dans sanatçısı. 80'li yılların sonunda İslam'ı tercih ettiği ana kadar hep bir arayış içerisinde olmuş olan Brodbeck dansını da böyle bir arayışın sancısıyla icra ediyor, ancak hayatın gayesine vakıf olamıyordu. İlk kez New York'taki mescitte tanıştığı İslamiyet ve tasavvufta bulduğu huzuru doyasıya yaşayabilmek için Müslüman oldu ve İstanbul'a taşındı. Şöhret sahnelerini geride bırakıp secdedeki miracın yolcusu olmaya karar verdi. Brodbeck bu eserinde ilginç hayat hikâyesinin ötesinde, bir ilahi aşk yolcusu olarak Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem)'e olan medfuniyetini, O'nun güzel ahlakını, namazdaki neşveyi, tevhid akidesini, kullukla gelen hürriyeti ve yirmi birinci yüzyılda hakikati keşfetmedeki huzuru anlatıyor. Her satırı aşkla yoğrulmuş bu eser okurları tefekkür ufkunda bir seyahate çıkaracak. |