Kitap Tanıtımı |
Pre-Sokratik filozoflardan ve Sokrates'ten beri düşünce üzerine düşünen herkes, daha erdemli bir insan, daha erdemli bir toplum ve daha erdemli bir devlet hayali kurmuştur. Daha erdemli bir hayat telaşı içinde yazılmış olan tanınmış ilk eser, Sokrates'in öğrencisi Platon'un ideal bir devlet düzenini anlattığı "Devlet" adlı diyalogdur. Bu diyaloğa bakıldığında Platon'un hayatından büyük izler taşıdığı görülmektedir. Nitekim Platon'un hocası Sokrates'in baldıran zehri içirilerek öldürülmesi ve Platon'un hayatının bir dönemini esir olarak geçirmesi, bu kitaptaki izlerden en önemlileri olarak ifade edilebilir.
Hayatının bir dönemini esir olarak geçirmiş olan Platon'u, "Devlet" diyaloğunu yazmaya iten sebep ne olabilir? Eski Yunan'dan bir dönem sonra İslam coğrafyasında yaşayan Farabi'yi, "El Medinetü-l Fazıla" (Erdemli Şehir) adlı eserini yazmaya iten sebep ne olabilir? Diğer taraftan modern ahlakın kurucusu olarak ifade edilen Machiavelli'yi "Hükümdar" (Prens) isimli eserini yazmaya iten sebep ne olabilir?
Platon'u bu eseri yazmaya iten sebep, hocası Sokrates gibi erdemli insanların gelecek dönemlerde -ki ortaya çıkarlarsa eğer- dönemin çıkarcı düşüncelerine kurban edilmesini önlemek olsa gerek. Farabi'nin ise, "Erdemli Şehir" olarak Türkçe'ye sığdırılan anlatısında; siyasal alanın ahlak çatısını İslam düşüncesi ile inşa ve ihya etmeye çalıştığı ifade edilebilir. Modern dönemde ise Machiavelli'nin Hükümdar (Prens) isimli eserini, "Sonuçta pozitif bir çıktı elde edilen eylem ahlakidir..." şeklindeki bir cümleyi açıklamak için yazdığı söylenebilir.
Her kitabın bir nedeni vardır; her şiirin, her filmin ve de her şarkının... Daha açık bir şekilde ifade edilirse eğer; her kitap, her şiir, her film ve her şarkı bir cümleden ibarettir. Bu bir cümle ortaya çıkma sancısını verirken öznesine, nesnenin nedeni de yavaş yavaş meydana gelmiş olur. Bu bir cümle anlaşıldığında kitap gerçekten okunmuştur, şiir gerçekten duyulmuştur, film gerçekten izlenmiştir ve insan gerçekten anlaşılmıştır. Bir cümle ile Platon'un "Devlet"i, bir cümle ile Farabi'nin "Erdemli Şehir"i ve bir cümle ile Machiavelli'nin "Hükümdar"ı incelendiğinde; "Erdem siyasete kurban edilebilir..." cümlesi
ile "Siyaset erdeme kurban edilebilir..." cümlesinin diyalektiğinde bir çatışmanın yaşandığı ifade edilebilir.
Platon'a "Devlet" diyaloğunu yazdıran, Farabi'ye "Erdemli Şehir"i yazdıran ve Machiavelli'ye "Hükümdar" isimli eserini yazdıran sebep ne ise, beni bu anlatıyı yazmaya iten sebep de odur. Hayatımın genel seyri incelendiğinde; bir hocama baldıran zehri içirilmedi ya da esir olmadım hiç. Ki; bu durum içinde bulunduğumuz yüzyılda çok mümkün değil. Ancak bu dönemde, o dönemden çok daha fazla "esir edici" öğelerin olduğu söylenebilir. Toplumsal ve politik olarak köleleştirici olan ve erdemli olan diyalektiğine işaret eden bu anlatının "erdem" merkezinde okunması ve "erdem peşindeki hayatlara" dokunması dileğiyle...
Yusuf Çifci
Muş - 2018 / Ekim |