Kitap Tanıtımı |
?'Bana kızma boşuna yürekli kardeşim. Ben ister miydim kana doymuş bedenimin bağrına bir kez daha saplansın ortak düşmanımızın hain mermileri? Hadi ben alıştım bağrımın kurşunlanmasına, kanımın akmasına ama bana sığınanları koruyamamak, onların bedenlerinden sızan kanın bağrıma akması en çok benim yüreğimi sızlatır, bilmez misin? Sen ve senin gibiler bir ilk duyduklarında bir de mezarları başlarında döker gözyaşlarını yitirdikleri için. Bir tek analar anlayabilir beni. Çünkü onlar da benim gibi bir an olsun unutmaz kavgada düşen evlatlarını. Gözyaşları dışarı akmıyorsa, bil ki yüreklerine akıyordur anaların. Durmaz onların gözyaşları, toprağın bağrına girmedikçe...''
Kaypakkaya geleneğinin dağ ve savaşa dair romanlarına bir yenisi daha ekleniyor. Dağ yaşamına ve savaşa dair abartıya kaçmadan, yapılan hataları saklamadan, okurken savaşın ve devrimin öznesi insanların nefesini hissedeceğiniz "DAĞIN ÇOCUKLARI" Babek Yayınları'ndan... |