BütünTürklüğün Ötüken Ruhu Heterarşik Yazılar

Osmanlı Devleti gelecek hedefini “Kızılelma” kavramıyla ortaya koymuştur. Oğuzlar “Nereye gidiyoruz?” sorusuna “Kızılelma” cevabını verdi. Gök Millet olan Türklerin kavramı ise “Ötüken”dir. “Ötüken’e dönelim” ifadesi gerçekte “anayurda gidelim, geriye dönelim” anlamı taşımamakta; asli değerleri, Töre’yi, Bozkır Uygarlığı düzenini korumayı işaret etmektedir. Oğuzlar ile Göktürkler arasındaki bu farklılaşma, “kavmiyet toplum” ile “Millet toplum” arasındaki farkı da ortaya koymaktadır. Kitaptaki açıklama modeline göre “Ötüken”, bir coğrafî saha olmaktan ziyade, “Töre’nin öğrenildiği yer” muhtevasıyla anlamlandırılmıştır. Töre ise “Tanrı Yasası” demektir. Tek Tanrı inancı yüzlerce kabileyi aynı Töre (Yasa) ile düzenliyor ve onları belli bir nizam içinde birleştirip organize ediyordu. Hanif olmanın toplumsallaşmasını sağlayan ve toplumlar arasında “birlik” tesis eden metafizik iradeyi “Ötüken Ruhu” olarak adlandırıyoruz. Bu anlamda Ötüken, coğrafî bir sahanın adı değil, aynı Tanrı’ya ibadet eden, aynı ahlâkî ilkelerle toplumsallaşmayı başaran halkların merkez ülkesidir. Ötüken Ruhu’nun şenlendirdiği her toprak bir Ötüken’dir.Kitapta ileri sürdüğüm başka bir tez de Oğuzların tarih boyunca “bodunlar birliği” esaslı devletlere isyan etmesi olgusundan hareketle “Millet” aşamasına varamamış olmasıdır. Oğuzlar, Göktürk, Oğuz Yabgu, Selçuklu, Anadolu Selçuklu, Osmanlı gibi (ve hepsi de “Oğuz” kökenli diye nitelenen) devletlere isyan ettiğinden Türk mefkûresini başka bir kavramla temellendirmek gerekmektedir. Bu düşünceden hareketle kitabı, Hun-Göktürk devlet modelinin Oğuz devletleri modeliyle bağdaşmadığı tezi etrafında ördüm ve “Türk” mefhumunu Kızılelma (Türk yayılmacılığı) fikrine bağlanarak değil, Ötüken Ruhu (Yafetik halkların Millet oluşu, Töreli Vatan’da yurtlanış) fikrinden hareketle izah etmeyi amaçladım. Hanif Türk tezi “Töre’de Birlik” fikrinden hareket eden bir “oluş” fikri getirmekte, tarih paradigmaları bakımından “akademik itaatsizlik”le hareket etmektedir. Bu yaklaşımı nedeniyle kitaptaki metinler “heterarşik” bir düşünce dünyasının yansıması olarak okunmalıdır.Heterarşi (heterarchy), yatay örgütlenme modeli olup, hiyerarşik/piramitsel toplum yapılanmasından ziyade; hepsi de özgür iradeye sahip pek çok topluluğun (Bin Boy’un) ortak ülküde ve değer sisteminde (Töre) mutabakata vararak dayanışmacı pratikle hareket etmesi şeklinde tanımlanabilir. Farklı bodunların (Özbek, Azeri, Türkmen, Oğuz, Kırgız, Kazak) ulus kimliklerinin milliyetçiliği, bu boyların Hun ve Göktürk organizasyonlarının inşa ettiği bütünTürklük kimliğine zarar vermektedir. BütünTürklük, milliyetçi değil, Milletçi bir bilinç olup; Özbek, Azeri, Türkmen, Oğuz, Kırgız, Kazak, Macar, Gagavuz, Hakas halklarının “Türk Milleti” üst kimliğinde buluşmasının mefkûresidir. Ötüken Ruhu, bu mefkûreyi ifade etmektedir.