BU KİTABI OKUYANI VURURUM

Kendi isteğim dışında, 1947 yılında Üsküp`te dünyaya geldim. Bana danışılmadan verilen ``Sami`` adının başına, kendi tercihimle 13 yaşında ``Ali`` adını koydurdum. Yani resmen Sami Alkış, fiilen Ali Sami Alkış`ım... 1966 yılında spor yazarlığına başladım. Futbolu öğrenip öğrenemediği henüz kesinlik kazanmadı. Ancak etrafıma bakıyorum... Alem buysa kral benim! Yüzde üzerine tahminlerde fevkalade başarılıyım. Araştirmayı ve ortalığı karıştırmayı seviyorum... Bu yüzden; ``Yılın Gazetecisi`` ya da birincilik düzeyinde bana 20 ödül veren Türkiye Spor Yazarları Derneği, beni kovdu. Bir yıl sonra da, ``Kusura bakma, yanlışlık oldu`` deyip geri aldılar. Şimdi Türkiye gazetesi spor servisinde adam olmağa çalışıyorum. Bu kitapta neler var, neler... Türk sporunda ciddiymiş gibi görünen gırgır olaylar; ya da gırgırmış gibi görünen ciddi olaylar. Okuyup okuyup gülün... Gülüp gülüp okuyun! Ancak; burada Hisseli Harikalar Kumpanyası gibi sürekli şamata yok... Arada kan, kin, öfke, nefret ve gofret var. 3 kat tat... Yeme de yanında yat... SAhte madalyalar, sahte sporcular, sahte kahramanlar geçildi. Vallahi söz... Bir de dansöz...