Kitap Tanıtımı |
'…o küçük meyhanede tek başıma otururken, dostlarım ve arkadaşlarım aileleriyle beraber sıcak evlerinde mutlu, televizyon izleyip demli çaylarını içiyor veya apartman yaşamının bir başka iç bayıcı işiyle uğraşıyordu. Ertesi sabah uyanıp yıllardır yaptıkları aynı iş için evden ayrılacak, her akşam bilinen saatte dönecek, küçük bir değişiklik için hafta sonunu bekleyeceklerdi. Programlanmış hayatlarını bu tekdüze sıkıcılık içinde tamamladıktan sonra yaşlılık hastalıklarından birine yakalanıp öleceklerdi.Hayır, asla bunu kabul edemezdim. Sürekli değişiklik aratan, sürekli yeni doyumlar, yeni tatlar, yeni güzellikler araştıran duygu değil miydi insanoğlunu ileriye ve yeniye götüren?Kırk yıl kadar önceydi, Bodrumlu yaşlı dostum elini haritada Bodrum yarımadası üzerinde gezdirerek; 'Burası adamı vezir de eder, rezil de' demişti. Ondan kırk yıl sonra bu kez ben elimi yarımada haritası üstüne koyarak, 'Biliyorum, öğrendim.' diyorum. Bu kitapta İstanbul'dan nasıl 'rezil' halde gelmişken Bodrum'da kendi ölçülerimde 'vezir' olmamın öyküsü var. Sadece o mu? Bu kırk yıldaki değişimin gözlemleri, belgeleri, anıları da…Sayfa Sayısı: 320Baskı Yılı: 2011Dili: TürkçeYayınevi: Astrea) |