Kitap Tanıtımı |
Kierkegaard, Baştan Çıkarıcının Günlüğünde insanlık tarihi kadar eski olan baştan çıkarma uğraşını yeniden gözden geçirmeye teşvik ediyor bizi. Bununla bağlantılı olarak da öpüşme, genç kızlık, nişanlılık, evlilik vs. gibi bildik" konulara ironik yorumlar getiriyor. Kierkegaarda göre hayatın üç aşaması vardır: Estetik, etik ve dinsel aşama. Bunlardan ilki olan estetik aşamada her şey zevkin çevresinde toplanır. Ya/Ya Danın bir bölümünü oluşturan ancak bağımsız bir bütünlüğe de sahip olan Baştan Çıkarıcının Günlüğü işte bu estetik aşamaya dair...
Kierkegaard, Regine Olsen adında on yedi yaşında bir kızla nişanlanır, bir sene sonra da kitapta da ipuçlarını bulabileceğiniz sebeplerden nişanı bozar ve Berline kaçıp Ya/Ya Dayı bitirir. Bazı temel otobiyografik özellikler yüzünden Kierkegaardı baştan çıkarıcı Johannesle özdeşleştirenler olsa da günlük, kurmaca ağırlıklıdır. Aslında, kitapta ne sıradan bir baştan çıkarıcı söz konusu ne de alışıldık bir günlük: Johannes, kendini etik, estetik ve erotik içerimleri olan bir aşk bilgeliğiyle donatmış sıra dışı bir baştan çıkarıcı; bir estet, bir erotist. Ayrıca özgürlük düşkünü biri. Hem kendisinin özgür olması gerekiyor, hem de baştan çıkardıklarının. Günlüğe gelince; her ne kadar bazı tarihler göze çarpıyorsa da okurun en az hissedeceği şey günlük formu olacak; en çok hissedeceği ise ironik gözlemlerle bezenmiş sıkı bir roman tadı.
Özgürlükçü bir erotist estetin baştan çıkarma üzerine klasikleşmiş gözlemleri... |