Kitap Tanıtımı |
"Bizler gençken, dostum, dünya çok yaşlıydı..." diye yazar Gilbert Keith Chesterton. Gerçekten de, 1874 yılında doğan Chesterton´ın ilk gençlik yılları sembolizm ile dekanlığın umutsuz ve karanlık yıllarına rastlar. Bu boşluktan onu, Walt Whitman´ın güçlü sesi ile Pasifiklerde bir adada ölmekte ve ´yağmur altında öten bir kuş gibi şarkı söylemekte olan ´Stevenson´ın sesi kurtarır. G.K. Chesterton gibi iyiliksever ve kibar bir insanın, aynı zamanda olayların dehşetini de duyumsayan anlaşılmaz biri olduğunu iddia etmek şaşırtıcı olabilir; ama yapıtları, kendi istemi dışında da olsa, bunu doğrular niteliktedir. Şöyle ki; bahçedeki bitkileri zincire vurulmuş hayvanlarla, mermeri ay ışığıyla, altını donmuş ateşle, geceyi dünyadan çok daha büyük bir buluttan ve gözlerden oluşan bir canavarla kıyaslar. Bir Kafka ya da Poe olabilirdi; ama o, cesaretle mutluluğu seçti ya da bulmuş göründü. Yazın sanatı mutluluk biçimlerinden biridir; belki de hiç bir yazar bana Chesterton´ın yaşattığı kadar mutlu saatler yaşatmamıştır. |