Kitap Tanıtımı |
Yeni Roman akımının öncüsünden hep yeni kalacak bir başyapıt. 1963 yılında yazın dünyasının en büyük ödülü Uluslararası Eleştirmenler Ödülü ile ödüllendirilen Altın Meyveler birey, toplum, sürü kavramları ve güçlülerle sıradan kişiler arasındaki dengeler üzerine kurulmuş gerçek bir yazı serüveni.
Tadımlık
Fragonardın ve Watteaunun ağaç tepeleriyle süslenmiş kıyıları puslu büyük bir göl. Mehtabın altında ışıldayan ince dalgalar. Mermer basamaklarda suyun şıpırtısı. Terasta, eski alçak trabzanın önünde oturmuş insanların, eğilen ve, toplanmış saçların yükseldiği ince bir ensenin üzerine, çıplak, narin omuzların üzerine kenarları ponpon işlemeli beyaz, yün bir şalı yerleştiren ayaktaki bir adamın karanlık şekilleri. Rızayı, sevecen bir boyun eğişi, minneti, kendini bırakışı çizen, abartan ve ortaya seren bir hareketle topuzlu baş hafifçe geriye doğru devriliyor, ense çukurlaşıyor, omuzlar yukarı kalkıyor... Duygusal bir sarsıntı onu yerinden sıçratıyor, bir acı içini parçalıyor. Neye dokundu? İhtiyatsızca ne tuttu? Katlanmış mantoyu arabanın arkalığına, yukarı kalkan ince omuzların arkasına indirilmiş körüğün kıvrımları boyunca seren kolun bu hareketi... baş arkaya devriliyor, ense yumuşak kıvrımlara yaslanıyor... Şefkat, suskun boyun eğiş bu hareketi abartıyor, o titriyor, aralarında sinsice gizli anlaşmalar yapan, yeminler eden o, orada, önünde, gözleri önünde titriyor... Bu hareket, o ana kadar her zaman çok iyi yalıtılmış, fişten çekilmiş, bütünüyle zararsız, en küçük bir tehlike hissetmeden defalarca dokunduğu bir elektrik teli gibi, bu hareket, birdenbire çıplak kalmış, çok güçlü bir jeneratöre bağlanmış bir elektrik teli gibi onu sarsıyor, yakıyor... Her şeyi bilen bir tanrının mükemmel beyni, bütün muhtemel hareketler içinden seçti bu hareketi karşı konulmaz bir güçle, onu baştan aşağı kateden ve onu çarpan şeyi taşımak, geçirmek için iyi iletken: Aşkın doğuşu. |