Kitap Tanıtımı |
İçinde sürekli değişen anlamlar ve yankılı imgeler barındıran bu kitap, tekrar tekrar okuyup, her okuyuşta hem elinizdeki yapıtı hem de genel olarak kurmaca sanatını daha iyi kavramanızı sağlayacak ustalıklı bir çağdaş yazın örneği.
Bir kısa roman, bir anlatının çevirisi ve üç öyküden oluşan Abanoz Kule, Fowlesun doğa ve insan, yaşamla sanat ilişkisine adeta ressam gözüyle bakışının örnekleriyle dolu. İki genç kadının eşliğinde Fransız taşrasına çekilip kendini dünyadan yalıtmış yaşlı bir ressam, son yapıtının elyazması yok olmuş başarılı bir yazar, ortaçağda geçen bir aşk öyküsü, kaybolan bir adam ve güneşli bir pazar günü ailece yapılan bir piknik. Fowlesun imgelerle yüklü betimlemeleri, esrarengiz olay örgüleri ve gizemli karakterleri, bu öykülerin ortak noktaları.
Abanoz Kule adlı kısa romanda, Büyücünün bazı temaları yankılanır. Genç bir ressam, iki genç kadınla birlikte taşradaki malikânesinde, aslında bir nevi Cennet Bahçesinde yaşayan büyük İngiliz ressam Henry Breasley ile görüşmek üzere Fransaya gider. Diyaloglar ve betimlemeler, düşünce yönünden zengindir: Sanatı ve yaşamı sahici ve değerli kılan nedir? Etik ne anlama gelir ya da hangi noktalarda anlamdan yoksundur? Güzellik ve estetik deneyim gerçekten ender midir ve onlara erişmek için harcanan onca emeğe değer mi? Sanat akımlarını, anlam ve değeri, kimlikle kişiliği, kabul görenle aykırıyı, kadınla erkeği, yaşamla ölümü yüzleştirerek topluma ve bize ayna tutan Fowles, seçimlerimizin arkasında yatan asıl bizi kışkırtmaya devam ediyor.
Abanoz Kulenin sanatı, tarihi ve nesiller arası uzlaşmazlıkları sorgulayarak yeni bir bakış açısı vaat ettiği söylenebilir. Ancak bu vaadi gerçekleştirecek olan okurdur. Çünkü Fowles her zaman olduğu gibi bu kitabında da karakterlerine seçme özgürlüğü tanıyarak okuru kendi bakışını oluşturma ayrıcalığına davet ediyor. Bu ayrıcalıktan yararlanabilmek için arkanıza yaslanın, derin bir soluk alın, yakalayacağınız her bir ayrıntıyla başka bir yöne çekilmeye hazır olun. Sanatla doğanın, gerçekle yanılsamanın, orijinalle taklidin birbirine geçtiği, anlamların ansızın yer değiştirmesinin yarattığı gerilimin tadını çıkarın.
Kitabı zaman zaman hummanın sınırlarında gezinen bir takdirle okudum Fowles, yapıtları ancak yaşadığı çağdan daha sonraki bir çağda adilane değerlendirilebilecek yazarlardan biri. |