Kitap Tanıtımı |
Gücün ve Korkunun, Yalnızlık ve Çaresizliğin, Aşkın, Ayrılığın ve İsyanın Haremin Esir Kadınlarının, Padişah Abdülhamid´in Romanı...
Abdülhamid parkın içinden geçerken, önünde yürüyen harem ağası tüm canlıları kovalıyordu; elbette yalnızca insan olanları...
Tüm zarafetiyle ceylanlari kömür gözlü karacalar, kar beyazı keçiler onun yoluna çıkıyor; ondan korkup, kaçmıyorlardı.
Abdülhamid hayvanları seviyordu. Bahçesi dört ayaklı ve tüylü yaratıklarla doluydu. Hepsi onun ayak sesini tanıyor, ürkmeden ona eşlik ediyordu. Padişah böylece sarayına doğru yaklaşıyordu; korkusuzca yanında dolaşmaya cesaret edebilen yegâne canlılar eşliğinde...
İlerleyen saatlerde bazı makam sahipleri, bu cesaretin yalnızca hayvanlara mahsus olabileceğini çok iyi anladılar. Hepsi Abdülhamid´in Jön Türklerle işbirliği yapmış olduğundan şüphelendiği kişilerdi. Sultan, nazırlarını ve kâtiplerini azletti; sürgün fermanlarına tuğrasını bastı. Her kim onun yüreğini yumuşatmaya cüret ettiyse, merhametsizliğinin kurbanı oldu. |