Kitap Tanıtımı |
"İkiye bölünmüş bir onyıl: Kazançları, trajedileri, zaferleri ve kurbanlarıyla dünya savaşta ve barış ve yaşama dönüş; yeniden inşa ve yeniden ayağa kalkış, yeni umutlar, yeni sorunlar, yeni keşifler. Fotoğraf makinesinin objektifinden onyılın kargaşası.
Yüzyılın diğer onyıllarıyla kıyaslandığında, 1940lar diğer hiçbir onyılda olmadığı kadar net bir çizgiyle ikiye bölünmüştü. 1945 yılına kadar her yerde savaş ve yıkım vardı. Sonrasında ise büyük çaplı bir yeniden yapılanma süreci başladı. Silah ve cephane hariç her şeyin kıt olduğu bir dönemdi. Onyılın büyük bölümü boyunca insanlar elektrikten, yiyecekten, barınaktan ve her türlü refahtan yoksun, karanlıkta yaşadılar. Kahramanlık ve vahşetin, zaferin ve acının, cesaret ve korkaklığın, iyi ve kötü yönde kararlılığın yan yana durduğu zamanlardı. Ve her şey sona erdiğinde arkasında asla unutulmayacak üç büyük gerçek bıraktı: Soykırım, Atom bombası ve Soğuk Savaş.
Bir süre sonra hayat yavaş yavaş normale dönmeye başladı. Sirkler kente geri geldi, spor sahaları dolmaya başladı. Jane Russel ve Frank Sinatra beyazperdede belirdi. Casablanca çok meşhur film oldu. Onyılın sonunda insanlık füzelerle, nükleer enerjiyle, jet motorlarla, radarla, yapay zekânın en ilkel şekilleriyle ve tükenmezkalemle tanıştı. İnsanlar bu tuhaf oyuncaklarla ne yapacaklarını bilemediler. Bazı durumlarda da maalesef bildiler." |