Kitap Tanıtımı |
Âdeta bin güne bedel bir günlük bekleyişin ardından Salih Bozok ve doktorlar bir mucizeye tanık oldular. 10 Kasım sabahı saat 09.05’te, Gazi Mustafa Kemal Atatürk gözlerini açtı ve “Saat kaç?” diye sordu. Salih Bozok ve doktorlar çok şaşkın ve bir o kadar da mutluydular. Salih Bozok, yatağında zorlanarak da olsa hareket eden Gazi Paşa’ya kendini tutamayıp sarıldı: “Çok şükür Allah’ım, geri döndün Paşam, bizimlesin.”Doktorların ve Salih Bozok’un yaşadığı şaşkınlık elbette ki sebepsiz değildi. Atatürk 8 Kasım’da komaya girip bilincini yitirmiş, öncesinde de durumu iyi değildi. Komaya girmeden önce neredeyse kalem tutacak mecali kalmamıştı. Bu yüzden orduya son mesajını Fevzi Çakmak’a yazdırmıştı. Şimdi ise bir mucize gerçekleşmiş ve uyanmıştı. Atatürk de şaşkındı, nasıl iyileştiğini anlamaya çalışıyordu. Atatürk’ün sorgulayıcı ve eleştirel düşünce yapısı, Salih Bozok'a bakarak şu soruyu sormasına neden oldu: “Nasıl iyileştim ben?” (Tanıtım Bülteninden) ) |