Kitap Tanıtımı |
15. yüzyıl ortalarından 16. yüzyıl ortalarına uzanan yüzyıllık dilim genelde Osmanlı tarihinin “klasik” çağı olarak kabul edilse de, bu dönem aslında daha çok bir dönüşümün, muhtelif siyasi, ideolojik ve kültürel cereyanların buluşup daha sonra “klasik” olarak adlandırılacak yapıyı yavaş yavaş meydana çıkarışının çağıdır. Daha çok askeri başarıları ve kurumsal yenilikleri açısından yaklaşılan Osmanlı İmparatorluğu, bu dönemde gerek İslam dünyasında gerekse Avrupa ve Akdeniz sathında etkin olan kehanet trafiğinden, gizli ilimlerden, kıyametçi akımlardan ve dünyanın sonundan evvel nihai adaleti ve evrensel hükümdarlığı tesis edecek Mesih beklentisinden uzak kalmadı. Özellikle saray çevresinde bulunmuş, padişahlara ve devlet ricaline yakın durup onların yaklaşımlarını etkilemiş kimi isimler geride bıraktıkları eserlerle Osmanlı siyasi ve kültür tarihinin fazla gün yüzüne çıkmamış ama imparatorluğun hikâyesinde mühim yeri olan hususlarına zengin bir tanıklık sağlıyor. Türkiye’de Tarihçi Mustafa Ali: Bir Osmanlı Aydın ve Bürokratı (1541-1600) başlıklı kitabıyla bilinen Cornell Fleischer’ın 1990’ların başından 2000’lerin sonuna uzanan yirmi yıllık dönemde kaleme aldığı kimi makaleleri ilk kez bir araya getiren Saraydaki Kâhin, Osmanlı tarihçiliğinin yakası açılmadık konularını, geçmişin gün yüzüne taşınamamış aktörlerini okurlarla buluşturuyor. (Tanıtım Bülteninden) ) |