Kitap Tanıtımı |
Her şehrin bir hikâyesi vardır. O şehirlerde yaşayan insanların ise binbir hikâyesi vardır. Kimi sessizce, kimi de var güçleriyle seslenerek bu hikâyeleri duymanızı isterler. İşte burada onların görevi biter ve eli kalem tutanların yazma yükümlülüğü başlar. Bu bazen öyküdür; bazen şehir mektuplarıdır; bazen de Ahmet Hamdi Tanpınar'ın 'Beş Şehir' gibi Türk şehirlerinin asıl ruhunu yakalayan bir edebiyat anıtıdır. A.Turan Alkan'ın Sivas'ı anlatan 'Altıncı Şehir' ile Şehzadeler Şehri Amasya'yı hikâye eden 'Yedinci Şehir' bu ruhun izdüşümleri olan değerli eserlerdir.Türkiye'nin gözbebeği, 85 milyon insanımızın bir özeti gibi olan İstanbul'u konu alan bu öykülerde, sayısız sokağında bir sel gibi akan gündelik hayatlardan başlayarak, İmparatorluk dönemindeki yitik İstanbul'a, yurdun her yanında taraftarı olan üç efsanevi futbol kulübünden Validebağ'daki Verem Hastanesine, İkinci Dünya Savaşı sırasında İstanbul'da yaşanan panik havasından Boğaziçi sırtlarının nasıl gecekondularla doldurulduğuna, 12 Eylül öncesi ıssız bir deniz fenerinde kesişen hayatlardan 17 Ağustos'ta Avcılar'da yaşanan faciaya giden yolun nasıl döşendiğine kadar binbir renkli fenomen bir öykü tablosu bulacaksınız. Bir anlamda İstanbul'un 20.Yüzyıl tarihinin edebi dille anlatılması olan bu bölümler, kitaba başlı başına özgün bir karakter verir. 'Ve Yarın' bölümünde de şehrin geleceğine optimist bir ayna tutularak, içinde bulunduğumuz 21.Yüzyılın sonuna kadar yaşanabilecekler çarpıcı dört öyküyle anlatılmaya çalışılmıştır.Sıra dışı öykülerle İstanbul'u doyasıya yaşamak istiyorsanız, 'Turkuaz Rengi Düşler Gülistanbul Hikâyeleri' tam size göre! (Tanıtım Bülteninden) ) |