Kitap Tanıtımı |
Osmanlı Coğrafyası, özellikle 20. yüzyılın başlarında her zaman büyük devletlerin ve dolayısıyla onların istihbarat teşkilatlarının ilgi alanı içerisinde olmuştur. Sömürgeci emperyalist devletlerin Ortadoğu için yaptıkları diplomatik kavganın merkezi adeta "Osmanlı Devleti"dir.
İstihbarat, devletlerin görünen, ordularının görünmeyen kaynağı, temeli ve en önemli unsurudur. Tarihte askeri kanadının çok kuvvetli olmasına karşın yeterli istihbarat elemanlarına sahip olamadıkları için ağır yenilgilere uğrayan devletlerin örnekleri çoktur. 20. yüzyıl dünyada istahbarat teşkilatlarının hızla gelişme gösterdiği bir yüzyıl olmuştur. Bu gelişim çerçevesinde istihbarat teşkilatlarına ve istihbaratçılara büyük kaynaklar ayrılmaya başlanmıştır. Devletlerin istihbarata önem vermeleri, istihbarat tekniklerinde de yeniliklerin ortaya çıkmasına ve istihbarat teşkilatları arasında kıyasıya bir yarıyma başlamasına sebep olmuştur.
II.Abdülhamid döneminde kurulan Yıldız İstihbarat Teşkilatından daha önce bu meselelerle ilgilenen istihbarat birimlerinin varlığı bilinmektedir. Padişah muhalifleri bu teşkilatı basit bir Hafiye Teşkilatı gibi göstermek istemişlerdir. Ama bu teşkilat sadece içte değil dışta da etkili olmuş ve bu teşkilat aracılığı ile dünyadaki gelişmelerden haberdar olunmuştur. Hatta bu teşkilat yabancı gizli servis örgüt elemanlarını dahi kullanabilmeyi başarmıştır. |