Kitap Tanıtımı |
Endüstriyel hatırlatma aygıtlarının yaygınlaşması, hafızalarımızı da makinelere bağlı kıldı, öyle ki mesela artık en yakınlarımızın telefon numaralarını bile aklımızda tutmuyoruz -bununla birlikte imla denetim aygıtlarının yaygınlaşmasıyla imla bilgimiz de tehlikeye giriyor, yazı bilgisine dair unutmaya dayalı bilgiyle beraber, dile dair hatırlamaya dayalı bilgimiz de uçup gidiyor. Bu yaygın ve bilinen olguyu bilişsel ve duygusal proleterleşme süreci olarak tarif ediyorum. Bu süreçte bildiklerimizi kaybediyoruz: Becerilerimizi, yaşama bilgilerimizi, kuramsal düşünmeyi kaybediyoruz, ki bunlar olmadan hiçbir şeyden tat da alamayız.
Bugün teknik hafıza sorununu incelemek, unutma sorununu sadece bir proletarya sorunu olarak değil, fakat tüketicinin, hizmet endüstrisi ve aygıtları nedeniyle artık hafızasından ve bilgilerinden mahrum kaldığı gramatizasyon süreci olarak düşünmek demektir. Bugün hafıza tekniği sorununu incelemek, unutma teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte yaygınlaşan proleterleşme olgusunu incelemek demektir... Gramatizasyon düşüncesi genel bir organolojiyi işaret eder; yani bedensel organların (beyin, eller, gözler, dil, cinsel organlar, iç organlar vs.), suni organların (grammatisation teknikleri, araçlar ve aletler) ve sosyal organların (aile grupları, klanlar, etnik gruplar, kurumlar, siyasi dernekler, şirketler, ekonomik örgütler, uluslararası örgütler ve hukuki, dilsel, dinsel, siyasi, mali ve ekonomik toplumsal sistemler vs.) birbirine eklemlenmesi kuramını. |