Kitap Tanıtımı |
Deniz Spatar durmuş oturmuş bir yazar kimliğiyle çıkageliyor... Kopya Kadınlar, bir ´ilk kitap´olmasına karşın, çağdaş edebiyatımızı iyi okumuş, yakından izlemiş, gerçekten özümseme çabası içindeki bir ´yazar´ı müjdeliyor.
Bu kitaptaki öyküler, derin hüzünlere bile ironiyle yaklaşabilen, her acıyı göğüslemeyi mizaç edinmiş bir kişinin kaleminden çıkma. Sessiz meydan okuyuşlar.
"Kadın hikâyeci" nitelemesi, edebiyatımızın bir döneminde tartışmalara yol açmıştı. Deniz Spatar, öyle sanıyorum ki bu nitelemeden tedirginlik duymayacak. Öykülerinde kadının iç dünyasını, sevinçlerini, umutlarını, yalnızlığını ve direnişini yakalıyoruz.
Yazar, "An´lar sözcük birikiyor içimde" diyor. Dil ve anlatım özeni, Kopya Kadınlar´da gerçekten de gönül çeliyor.
Selim İleri
Güzel hikâyeler bunlar. Kadın dünyasının girdisini-çıktısını, daha ziyade çıkmaz sokaklarını güneşe yakın tutan hikâyeler. Üstelik, hayli temiz, ziyadesiyle akıcı, yer yer şiirsel bir Türkçe´yle yazılmış hikâyeler. Küçük bir köpeği anlatan ´Çalı´ için de geçerli bu tespit, ´Leke´deki aile içi şiddet için de. Memleketin karşı cinslerinin birbirine karşı olma biçimini ortaya koyarken de, karşı cinslerinin arada kandan ırmaklar bıraktığını vurgularken de yüreğini yakın tutuyor çöllerin çağrısına. Arada çok sigara, arada öksürükler, arada kıskançlıklar, arada koca dayakları. Şu güzel memleketi, cehenneme çevirmek için elbirliğiyle yaptıklarımızın geniş bir özeti sanki hayat. Ve geniş bir özeti sanki Kopya Kadınlar. Keşke direnselerdi fotokopi hayatlara...
Sefa Kaplan |