Kitap Tanıtımı |
Bu çalışmada; Uluborlu, Eğirdir, Isparta, Yalvaç, Kubadâbâd ve Beyşehir gibi Selçuklu ve Beylikler zamanı yerleşimlerinin ve Eğirdir ve Beyşehir gibi göllerin hikâyesini bulacaksınız. I. Haçlı Seferi, 1101 yılı Haçlı Seferi, II. Haçlı Seferi ve III. Haçlı Seferi’nde Haçlılar’ın Göller Yöresi’ndeki mücadelelerine tanık olacaksınız. Haçlı Seferi’nde Antalya’nın dışında kalan yaklaşık üç binden fazla Haçlı’nın Türklere nasıl katıldıklarını ve bunun etkisiyle Odo of Deuil’in üzüntülü cümlelerini duyacaksınız: “Ey, hainlikten daha zalim olan merhamet ki onun sayesinde [Türkler Hristiyanlara] ekmek verdiler, karşılığında ise ellerinden inançlarını aldılar (yalnız şu kesin ki, Türkler aldıkları hizmetten memnun olsalar da onlara [Hristiyanlara] dinlerini değiştirmeleri için hiçbir zorlamada bulunmadılar)!” Danimarka Kralı’nın Oğlu Svend Svensson’un Göller Yöresi’nde Türklerle destansı bir mücadeleye girişmesine ve nihayet imha olunmasına şahit olacaksınız. Bizans imparatorları Aleksios Komnenos ve Ioannes Komnenos’un Göller Yöresine düzenledikleri seferleri izleyecek ve 1176 tarihinde II. Kılıç Arslan’ın Manuel Komnenos’a karşı Miryokefalon Savaşında kazandığı büyük zaferi iliklerinize kadar hissedeceksiniz. Manuel Komnenos’un yaşadığı büyük yıkımı 1179’da Willermus Tyrensis’ten duyacaksınız: “O günden sonra imparatorun dayanmaya çalıştığı söyleniyordu; bu kötü yıkımın hatırası kalbinde derin bir acı bıraktı. Bundan sonra, ona ne kadar yalvarsalar da, kendisinde çok karakteristik olan mutluluk ve eğlenceyi hiç kimsenin yanında göstermedi. Yaşadığı süre boyunca asla daha önceden sahip olduğu sağlığın tadına varamadı. Sözün kısası, yaşadığı bu yıkımdan kalan hatıraların baskısı ona gönül rahatlığını ve ruhundaki huzuru tekrar yaşatmadı.” Nihayet bu çalışmada Göller Yöresi’nde daha nicelerini bulacaksınız ve bunları tarihî coğrafya ışığında etraflıca seyretme imkânına da sahip olacaksınız. (Tanıtım Bülteninden) ) |