Kitap Tanıtımı |
Yahya Kemal, şiirimiz kadar resmimiz ve nesrimiz olsaydı geçmişimizi daha iyi tanır ve anlardık, diyor. Edebî nesir türlerinden hikâye, roman ve tiyatro bir nispette geçmişi aydınlatacak ipuçları verirse de onların hedefi herşeyden önce estetik değildir. Bana göre geçmişi tanımak için en değerli malzeme hatıralar, günlükler ve mektuplar içindedir. Ne var ki geçmiş yüzyıllarda edebî nesir türleri gibi hatıra ve günlük tutmak ve mektup saklamak gibi âdetlerimiz de pek yok. Bu alanda geçen yüzyıllardan kalan malzeme sayılıdır. 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın başlarından kalan birkaç mektup koleksiyonu ise epey sonraki yıllarda okuyucu ve araştırıcının hizmetine sunulabilmiştir: Büyük çapta Namık Kemalin, Abdülhak Hâmidin, Ziya Gökalpın; daha az hacimde Beşir Fuadla Muallim Naci ve Fazlı Necibin, Tevfik Fikretin, Yahya Kemalin, Ahmed Haşimin mektupları gibi. 20. yüzyıl doğumlu yazarlar bu bakımdan daha talihli görünmektedir. |