Kitap Tanıtımı |
Fakir Baykurt, yazarlık yaşamına şiirle başladı. Romandan öyküye, makaleden söyleşiye, anı ve gezi yazılarından masala kadar çeşitli türlerde otuzdan fazla yapıt verdi. Bunlar içinde öyküleri ayrı bir yer tutar.
Baykurt`un öykülerini röportaja benzeten eleştirmenler çıkmıştır. Röportajın ne soylu bir yazın türü olduğunu, yüzyılımızdaki büyük örnekleriyle gördük. Ama öykü geçmişten günümüze sürüp gelen başka bir soyludur.
Yüzyılımızda çok gelişen ve büyük bir çeşitlenme gösteren öykü dalında Fakir Baykurt, daha çok ``anlatmacı`` olarak var olmayı sürdürüyor. Onun öyküleri, kahramanlık ve sevi anlatan halk öyküleriyle Dede Korkut öykülerinden beriye önemli bir sentezin örnekleridir.
Birkaç yıldan beri Almanya`daki işçilerimiz arasında yaşayan yazarımız bu kez bizim insanımızla birlikte Alman insanını daha önce çıkararak anlatıyor. Ama Fakir Baylurt bir Türk yazarı, Türkiye insanının yazarıdır. ``Duisburg Treni`nde 22 öykü yer alıyor. Bunları da tıpkı Gece Vardıyası, Efendilik Savaşı, Onbinlerce Kağnı, Çilli, Karın Ağrısı, Cüce, Kalekale, Barış Çöreği`ndeki öyküler gibi ilgiyle ve etkilenerek okuyacaksınız. |