Kitap Tanıtımı |
Dinler ama özellikle İslamiyet, çevre duyarlılığının gelişmesinde çok önemli bir rol oynayabilir. Fakat ne yazık ki çevrecilik bilincini temsil eden toplulukların ve siyasi partilerin çoğu sol eğilimlidir ve müesses dinlere karşıdır. Üstelik bir kısmı da ekolojik hareketi başlı başına bir dine dönüştürmeye çalışmaktadır. İşte bu kitap, çevre hareketinin aşırı sekülerleştirilmiş imajına bir tepkinin ürünüdür. Çevreyi inancı gereği korumayı aklına koymuş insanların manifestosudur. Çevrecilik bilincinin İslami temellerini ortaya koyan yazar, emaneti hakkıyla Sahibine teslim edebilmemizin, çevreye karşı olan tutumumuzla nasıl doğrudan alakalı olduğunu gösteriyor.
Neden kirli enerjiler hep toprak altından çıkıyor ve neden göklerden gelen enerjiler hep temiz oluyor? İslami bir davranış kalıbı olan "önünden yemek" ile çevrecilik hareketinin bir şiarı olan yerel olanla beslenmek arasında nasıl bir irtibat olabilir? Mekke ve Medine'deki en kutsal mekanlarda neden sular geri dönüşüme tabi tutuluyor? İnsanların yaptıklarından dolayı zuhur eden fesat ile mücadelede, çevrecilik bilinci nasıl bir rol oynayabilir? Abdest alış tarzımız ile çevreye duyarlılığımız arasında bir bağlantı var mı? Müslümanlar organik besinleri mi tercih etmeli? Hepsinden önemlisi, sizin dininiz ne kadar yeşil? |