Kitap Tanıtımı |
Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur hareketini bir gergef gibi sabırla örüyor, talebeleri arasındaki ilişkileri sıcak tutmaya çalışıyor, aralarına en ufak bir menfez, en küçük bir fasıla girmesini istemiyordu. Bunun için de talebeleriyle sıkı bir diyalog içerisinde olması gerekiyordu. Üstad Said Nursî, bu diyaloğun yolunu bulmuştu. Lâhika Mektupları yoluyla Nur talebeleri arasında köprü kuruyor, onlarla görüşüyor, tartışıyor sorularına cevaplar veriyordu. Böylece tıpkı bir aile ortamının sıcaklığı içerisinde onlarla bütünleşiyordu. Talebeler arasında hasbel-beşer birtakım sürtüşmeler, kızgınlıklar, dargınlıklar olunca Bediüzzaman o hikmetli ve etkili üslubuyla hemen araya giriyor, onları fenâ fi´l-ihvan düsturu çerçevesinde barıştırıyor, moral gücü veriyor ve onları yeniden hizmetin çarkları arasında istihdam ediyordu. İşte bütün bu ilişkileri kurarken Bediüzzaman´ın elinde bir tek vasıta vardı: Lâhika Mektupları. Bu itibarla, Lâhika Mektupları Risale-i Nur hareketi açısından büyük bir ehemmiyeti haizdir.
Lâhika Mektuplarının, aynı üstadın ve talebelerinin kaleminden çıkmış olmalarına rağmen içerikleri ve değindikleri konular itibariyle konjonktürel bir seyir ve üslup taşımaları da dikkat çekicidir. Esas itibariyle üç ayrı dönem olarak mütalaa edilen ve yazıldıkları dönemlerin isimlerini alan Lâhika Mektuplarının dönemsel içerikleri de farklıdır.
Barla Lâhikası, ilk dönem lâhikalarından olması hasebiyle bir girizgah niteliği taşır. Yayınevimiz tarafından hazırlanan Barla Lâhikası´nda Üstad Bediüzzaman´ın Nur talebelerine yazmış olduğu mektuplarla, Nur talebelerinin Bediüzzaman´a yazdıkları mektuplar iki ayrı bölüm halinde toplanmıştır. İlk bölümde yeralan Üstadın Nur talebelerine yazmış olduğu mektuplar, kendisiyle daha yoğun bir haberleşme ve alâka içinde olanlara göre bir tasnife tabi tutulmuştur. Aynı tertibe Nur talebelerinin Üstad´a yazmış oldukları mektuplarda da riayet edilmiştir. |