Kitap Tanıtımı |
Kıra sahada tozu dumana katmış göz gözü görmüyordu. Lokman Bey arkasından hızla yaklaşmakta olan nal seslerine bakmadan edemedi. Kalbi donmuştu. Göğsü sıkıştı, korkudan dört açılmış gözle önüne dönüp atına hız verdi. Arkasında gördüğü şey onu dehşete düşürmüştü. Balığa benzeyen ama yassı burunlu müthiş büyüklükte bir canavar ağzını alabildiğine açmış, avını bir an evvel tutma hırsıyla tozu dumana katarak hızla yaklaşıyordu.
Canavarın en korkunç tarafı, ağzının içinde iki sıra halinde dizilmiş irili ufaklı bıçak gibi keskin dişleriydi. Rüyada değildi ya? Resmen bir canavardı bu! Emin olmalıydı bundan, tekrar baktı. Bu defa atma bitişmesine iki kulaç kalmış rakip oyuncunun, canavarın gözlerine benzeyen dipsiz karanlık gözleriyle karşılaştı. Demek hayal görmüştü. |