Kitap Tanıtımı |
Bir daha dünyaya gelirse âşık olacağı adamı insan ırkından seçmeye karar veren, şaşkın akademisyen Sena Tekin ve önce Sena'yı öpüp sonra, Pardon, ben senin ağabeyin sayılırım," diyen Ahmet Sancaktar'dan soluksuz okuyacağınız bir roman...
AŞK, ZOR OYUNLARI SEVERDİ AMA BU BİR OYUN DEĞİLDİ; BU, TUTKUYA YENİK DÜŞENLER İLE YOLU AŞKA DÜŞENLERİN SAVAŞIYDI.
Severek yaptığı bir işe, harika bir nişanlıya ve güzel dostlara sahip olan Sena'nın tüm hayatı televizyonda izlediği bir haberle alt üst olur. Özenle kurduğu dünyası yavaş yavaş yıkılırken, hayatını geri alacağına dair tüm umutlarını kaybetmenin eşiğine gelir. Ancak Sena'yı asıl korkutansa, yıllardır âşık olduğu Ahmet Sancaktar'ın onu korumak için her şeyi göze almasıdır. Çünkü artık genç kızın hem hayatı hem de kalbi tehlikededir...
Ünlü ve zengin Sancaktar Ailesi'nin hırçın, asabi ve ukala olarak tanınan üyesi Ahmet Sancaktar'ın sevdikleri için yapamayacağı şey yoktur. Ancak girdiği amansız kovalamacanın içinde Sena'yı korumak için yaptıkları kendisini bile şaşırtırken, Ahmet'i asıl korkutan şey ise ayağına dolanan aşktır. Karanlıktaki düşmanla savaşmak mı, yoksa aşka karşı gelmek mi daha zordu Yaşayıp görmekten başka şansı yoktu... |