Kitap Tanıtımı |
Sonra annem gelirdi yanıma; neden ağladığımı sorardı. Anlatırdım ona. O bir yandan burnumu silmeye çalışırdı. "Ağlama" derdi, "karıncalar vazgeçmez, yuvalarını yine aynı biçimde yaparlar, üzülme!" Karşıda "çıkış yok" yazısı ve üşüşüyor karıncalar düşlerime. Böyle zor zamanlarda bir menekşe hikâyem gelir aklıma, bir de o karınca yuvaları. "Yeni doğmuş menekşe yapracıkları kadar olamıyor musun ve karıncalardan utanmıyor musun?" diye sorarım hep kendime. Çocukluğumuzun, yitireceğimizi hiç bilemediğimiz, düşünemediğimiz o yoksul ama büyülü günlerimizin hikâyesidir karınca yuvaları. Vazgeçmemizin hikâyesidir onlar. Elimde hâlâ yarı yanmış kibrit çöpleri. Dikiyorum karınca yuvalarının yanına. Ve avazım çıktığı kadar haykırıyorum: "Yine de Hayat!" |