Kitap Tanıtımı |
yıllar geçiyor hiç sormadan,
duraksamadan
bir hayli acımasız
sürükleniyorum zorla, yaka paça
sacların üzerinde kavruluyorum
dilimlenmeden yağda kızartılıyorum
ulu orta kimi zaman palyaço
beceriksiz ve tasasız
atılmaya karar kılınmış kaynar kazana
toplu gösteride el şakırdatmaları
yuhalandım
yuvarlatıldım sandım her seferinde
aynı manzara farklı ritüallerle, rollerle
karşıma çıksa ne fark eder
işlemeyecek bu saatten sonra
ağlama göz yaşlarım, kaçışlarım
çıkamayacak yuvasından
yalnız, yegane yıldızım
kaygan, kaygılı, sarhoş içmeden
ayyaş görünümle sallanışım
derdimin iç çöküntüsünde sallanır durur
nasıl izah edeyim?
gönlün konduğu her daldaki
o paramparça kırılmışlık,
yekpare dağınıklık
her tür rüzgâra karşı şiddetlice
sallanması
bundan gayri doğrusu bağlamıyor
kanmıyorum nedense kimseye
ağır geliyor rest çekmem
divanda tahta oturdum sandım diyemem |