Kitap Tanıtımı |
Araştırmacı, önündeki masada duran kitaba hayranlıkla ve heyecanla bakıyordu. Gözleri pırıl pırıldı. Yüzü heyecanla gerilmişti. Hala gözlerine inanamıyordu. Ömrü boyunca aradığı şey karşısındaydı işte! Büyük bir keşif... Adını bütün Dünya'ya duyuracak bir keşif...
Yaptığı keşif gerçekten de çok büyüktü. Eğer bu keşfi bir başkasının yaptığını duysaydı, muhtemelen kıskançlıktan köpürürdü. Ancak keşfi o yapmıştı işte! Hem de henüz beş saat önce!
Kitabı incelemeye başladığı anda ne ile karşılaştığını anlamış ve heyecana kapılmıştı. Birkaç sayfa okuduğunda ise heyecanı coşkuya dönüşmüştü. Kitap öyle olmadık bir yerde, öyle olmadık tarihi eserlerin peşindeyken karşısına çıkmıştı ki; gördüklerinin gerçekliğine kendini inandırmakta bile güçlük çekmişti. Dünya'yı buna inandırmak ise çok daha zor olacaktı. Ancak elde edeceği kazancın yanında bunun lafı bile olmazdı...
"Ünlü araştırmacı Naci Şanlı"dan bahseden haberleri şimdiden gözünün önüne getirebiliyordu. Çağırıldığı konferanslarda dinleyicilerin çıkaracağı uğultuyu sanki duyabiliyordu. Yaptığı keşfin Dünya'da ne kadar büyük bir yankı oluşturacağını hayal edebiliyordu. Tarihçilerin bu keşif sayesinde sonu gelmez tartışmalara gireceklerinden ise gayet emindi. Eline büyük bir fırsat geçmişti. Şimdi yapması gereken tek şey yaptığı keşfi pazarlamaktı.
Ellerini uzattı ve masadaki kitabı tutup kaldırdı. Kitap şeffaf bir koruyucu kılıfın içine yerleştirilmişti ancak adam yine de tedbirli davranıyordu. Sanki elinde tuttuğu şey yüzyıllardır sapasağlam kalmış bir kitap değil, kırılgan bir vazoydu.
Kitabı gözlerine biraz yaklaştırdı. Deri cildin üzerine siyahla yazılmış Arap harflerine baktı. Katip Zahir Efendi'nin şahane bir el yazısıyla yazdığı o kelimeleri tekrar okudu: "Yeni Dünya Seyahatnamesi" |