Yaz Sinemaları
ISBN 9789753420020
Yayınevi Metis Yayıncılık
Yazarlar Murathan Mungan (author)
Kitap Tanıtımı Yaz Sinemaları, şairin 80´li yıllarda yayımlanmış ilk beş şiir kitabından biri. İki bölümden oluşuyor kitap: "Kısa Metraj Bir Yaz İçin Film Metinleri" ve "Yaz Sinemaları". "Parçalar", 1988 tarihli ve kitabın ikinci bölümünün ilk şiiri: Parçalar parçasından anladığımız filmler parçasından anladığımız bütünler parçasından anladığımız hayat yaşanmaz, geçiştirilir şimdiki zaman parçalar gelecek hafta, pek yakında bizi bekleyen asıl önümüzdeki zamanlar sinemayla ilk tutkunluk ilişkimiz parçaları birleştirip kurduğumuz gelecek sinemayla ilk tutkunluk ilişkimiz parçaların yarattığı merakı gidermek parçalarla süreklilik sağlanan seyre açılmış başka hayatlar olasılıklar, tuzaklar ya da var sandığımız bütünlük uğruna inançlar, değerler, ilkeler, aşklar zamanla parçalanırlar beyaz perdeden geçerek çıktığımız sokaklar çıkmadıkça sandıklarımızdan kendimize yazdığımız serüven ve çocukluğumuzdan beri bizi bir yerlerde beklediğini sandığımız o muhteşem sahneler düşeriz gözümüzdeki kendimizden sıyrılır tüller, düşler, dumanlar içindeki kendimiz üzerimizden boşuna ararız bu sokaklarda içinde olmamız gereken fotoğrafları sinemalar hepimizi kandırdı! uzun bir bekleyişten sonra eşiğine vardığımızda umduğumuz, bulamadığımız Tam da parçasında gösterdiler ama, filmin kendinde yoktu, dediğimiz anlar belki sahiden kırpılmış belki de hiç olmamış uçucu, bulanık tasarımlar aynı eşikte durduğumuz insanlar bazen ayrı sokaklara çıkar gözleri bağlı geçtik şimdiki zamanları bağı çözülmüş gözler geriye baktığında anlar anlamı bilinmeden, değeri verilmeden yaşananları yok mudur herkesin hayatında birkaç yitik sayfa, birkaç zaman parçası işte onlar toparlanır bir gün çıkar bir yol ağzında karşınıza tutuklar bizi anılar, sorgular geçen zaman bir intikam gibi bulur yerini filmlerde kopukluk sandığınız boşluklar her seferinde yanından geçtiniz görmemiştiniz çünkü derinde unuttunuz zamanın ellerini yalnız perdede yaşanır iki saate sığdırılan hayatlar oysa ayrıntıların bilgisine sahip oldukça açar bize sırlarını hayat bölünüp parçalanmış ilişkiler, kimlikler, serüvenler her şey yerleşir yerli yerine anlaşılır olur bir zamanlar anlamadan seyrettiğimiz filmler beyaz perdenin iki boyutlu kareleri dağılır sokağın prizmasında aldanışlar, ihanetler, yanılgılar yani melodramı hazırlayan bütün tuzaklar oysa pusuda yaşamın omurgası dağılmış kurgusunda kırılır som hayaller kırılır yüreği bütün tutan fanus âmâ filmlerden kalma gözlerimiz alışır çiğ ışığa bir zamanlar başka türlü çarpan kalbimiz salonların delinmiş karanlığında çürümüş koza değerinden eksiğine bozdurulmuş düşlerden yalnızca bir dövme gül kalır geriye dağılmış parçalarını arar bir Geçmiş Zaman tanımı olan Bütünlüğümüz bozgunlarla sağlamlaşır Ütopya Kalesi dağılmış parçaları bütünler yeni zamanların gümrüğünde yol ayrımını doğru bilenler hiçbir aşk ve macera tanrısı yola çıktığı gibi dönmez geriye kabuk bağlar yüzümüzdeki gölgeler unutarak ve vedalaşarak geçilen durakların birinde inmemiz gerekir bindiğimiz düşlerden hayat belki başka biri yapar bizi bir melodram ögesi olarak umudun da, umutsuzluğun da aşıldığı o altın dengede biliriz içimizdeki avdan yorgun dönen akşamlar ne kadar bütünlese de parçalar