Kitap Tanıtımı |
1898-1944 yılları arasında yaşamış olan şair, dramaturg, filozof, edebiyat eleştirmeni ve avant-garde sinemacıBenjamin Fondane’ın Varoluşsal Pazartesi adlı kitabı ilk kez 1945 yılında Gallimard tarafından yapılan birderleme içinde yayımlanmıştır. Romanya doğumlu Fondane, 25 yaşında Fransa’ya yerleşerek avant-gardesanat çevrelerine dahil olmuş, bir süre sürrealistlere de yakınlık duymuştur. Şiir ve felsefî düşüncenin birbirinidesteklediğini ancak şiirin, irrasyonel ve gerçeküstü olanla daimî bir bağ içinde olduğunu savunmuştur.Üretimde bulunduğu tüm alanlarda doktrinlerle, sıkı tanımlanmış ekollerle ve politik hareketlerle arasınamesafe koymuştur. Yaşadığı döneme damga vuran sanatsal ve entelektüel akımların etkisinde olsa da kendineait, radikal bir yaklaşım sergilemiştir.Son dönemlerini Nazi rejiminden kaçarak geçiren ve yaşamı Auschwitz’deki bir gaz odasında son bulanFondane, tutuklanarak sınır dışı edilmesinin hemen öncesinde editörüne yolladığı ve felsefî mirası olarakgörülen Varoluşsal Pazartesi’de Camus, Sartre, Heidegger gibi filozofların düşüncelerini tartışmaya açarakdönemin varoluşçu felsefesi ile hesaplaşır. Bu felsefenin önde gelen isimlerinin görüşlerini karşılaştırırken varolanın özgürlük sorununu, onun Aklın/Tinin belirleyiciliği altında ezilmesi üzerinden ele alır. Rasyonaliteninsınırlarını tartışırken aynı zamanda Kierkegaard, Dostoyevski, Nietzsche, Şestov, gibi kendisini besleyenisimlerin düşüncelerini sorgular, aralarındaki kesişim noktalarına ve önemli ayrımlara dikkat çeker.“Seni bekleyen görkemli bir Pazartesi var. Anlamlı bir söz! Ancak Pazar hiç bitmeyecek ki!” Kafka’nınGünlükler’inden bir epigrafla başlayan bu metinde Fondane, pek çok varoluşçu filozofu Yasa, Akıl, İnanç, Tingibi bir aşkınlık karşısında bireyi/var olanı feda etmekle eleştirir. Fondane, bu durumda tam da “varoluşçu birPazartesi” gününe doğru yol alan; “insanın tarih için değil, tarihin insan için yapıldığı”; var olanın/tekilinözgürlüğünün, mutlak bir akıl tarafından kısıtlanmayıp, istisna haline gelerek kendi yazgısını eline aldığı yenibir felsefe önerir: Tarihin bitmeyen Pazar Gününe karşı Kafka’nın yine de hasretle beklediği VaroluşsalPazartesi. (Tanıtım Bülteninden) ) |