Kitap Tanıtımı |
Beyazdiş ve Vahşetin Çağrısı, Kuzey Amerikadaki altına hücum dönemini çok değişik açıdan ele alan iki başyapıttır. Kuzeyin karlarla kaplı bölgelerinde sürdürülen yaşam kavgası, soğuk, açlık ve hayatta kalma mücadelesini Jack London bu defa, insanların değil, aynı ko¬şul¬la¬rı onlarla paylaşan hayvanların açısından aktarıyor.
Beyazdiş, bir kurt kırması; damarlarında hem kurt hem de köpek kanı taşıyor. Ana babası dışında kendi türünden canlıları hiç tanımadan bir mağarada yaşarken, bir gün dışarıdaki gerçek dünyayla yüzyüze geliyor. Çok farklı görünümü, çok farklı kuralları ve düzeni olan bu yerden, dünyayı ve yaşamı keşfetmeye başlıyor.
Vahşetin Çağrısının kahramanı Buck ise, Californiada bir malikânede dünyaya geldikten sonra bahçıvanlardan biri tarafından kı¬zak köpeği olarak kullanılmak üzere altın arayıcılarına satılıyor. Ro¬manda bu evcil köpeğin, kızak köpeği olarak mücadelesini ve gi¬derek, doğanın çağrısıyla vahşi bir kurda dönüşümüne tanık oluyoruz.
İki köpek/kurdun öyküsü, alt metin olarak o zorlu koşullar al¬tında insanların değişimlerini ve dönüşümlerini, yaşam koşullarının bir canlıyı evcilleşmeye ya da vahşileşmeye nasıl sürüklediğini dile ge¬tiriyor. ıki romanın diğer ortak noktası da iki uzun yolculuk: biri güneyden kuzeye, diğeri kuzeyden güneye, ama her ikisi de farklı dünyalara... |