Kitap Tanıtımı |
Yorgun ruhlar sonsuzluğa doğru ilerlerken, Alkota savaşı evrenlerin ötesinde gerçekleşmekteydi. On
iki dünyanın bitiminde bulunan Alkota, evrensel konum itibariyle oldukça önemliydi. Alkota'nın ele
geçirilmesi, diğer dünyalardaki kötülüklerin önünü açacaktı. Ankor, bu yüzden tüm benliklerini oraya
yönlendirmiş, arşivden de aldığı gizemli kayıtlarla, kendini oraya nakil ettirmişti.
Gerçekten de çok ilginç varlıklar Alkota'ya doğru akın ediyordu. Sonsuzluk boyutlarındaki İnsigna
kapısının açılmasıyla, güçlü iblisler evrenlere doğru yol almıştı. Tanrı'lar ellerinden geldiğince
insanlara yardımcı olmaya, onları düşünceye sevk etmeye çalışıyorlardı. Ama herkesin kendi zekâsı
ve aklı kadar kapasitesi vardı. Yalnızca bilgeler, bir adımdan sonraki birkaç adımı görebiliyorlardı.
Onlardaki farkındalık olgusu, diğer insanlara da sıçramalıydı. Evreni saran bu korkunç gerçek, her
insanın inine, evine, can damarına, yüreğine sızacak, oradaki sonsuz güneşi parçalayacaktı.
Sagun ve Oraha, bunları bildiklerinden dolayı, düşüncelerinin şekillendiği dünyalarda yürümeye
devam ediyorlardı. Bir yandan iblis Darkon, diğer yandan Ankor ve ona bağlı olan Lord'lar, evrensel
güce karşı her türlü hileyi denemekteydiler. Gerekirse kendilerini öldürüp, evrensel gücü çıkmaza
sokacaklardı. |